- Sonraki makale 21 Mayıs 1864 Çerkes Sürgünü Unutulmadı Unutulmayacak.
- Önceki makale Kafkas kültürünü Kadın Fırıncılar Yaşatmaya Devam Ediyor.
-
1 Haziran 2023
-
Bir ulusun gerçek yurdu onun dilidir
11 Ocak 2023
-
Derneğimizin 2021-2023 Yılı Faaliyet Raporu
1 Aralık 2023
-
100 Yıl Sonra Sansürsüz Çerkes Ethem Sempozyumu
24 Eylül 2023
-
ABDULLAH YILDIRIM says:O Çeçence İncil'i Werner aslından çevirip yazmış olmasın ? Kendinin Çeçence,...
-
Ünsal Yaldız says:
-
Ünsal says:
-
chartoy Ünsal says:
KÜTÜPHANE
Rus Çeçen İlişkileri Bağlamında Çatışma ve İşbirliği Dinamikleri
Beyza Gülin Güney
Kafkasya denilince, elli kadar yerli halk ve bir o kadar dil konuşan etnik grubun bir arada bulunduğu ve tartışmalı sınırlarıyla sürekli olarak çatışmanın hüküm sürdüğü bir bölgeyi tasvir etmekteyiz. Kafkasya denilen bölge günümüzde kuzey ve güney olarak ayrılmaktadır. Güney ya da Transkafkasya deyince; üç bağımsız devlet olan Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan akla gelmektedir. Kuzey Kafkasya denilince de, Rusya Federasyonu’nun hâkimiyetindeki Kafkasya anlaşılmaktadır. Tarihsel süreç içerisinde bu bölgeye, bölgesel ve küresel aktörlerin dâhil olmasıyla güç mücadeleleri artmış ve çatışmalar daha da tırmanmıştır. Sovyetler Birliği’nin dağılmasının hemen ardından yeni şekillenen Rus coğrafyasında çeşitli çatışmalar yaşanmıştır. Bunlar arasında uzun yıllar süren ve bölgeye verdiği tahribat açısından en yıkıcı olan çatışma Çeçenistan’da meydana gelmiştir. Diğer özerk cumhuriyetler SSCB sonrası Rusya Federasyonu içerisinde çatışmaya evrilmeyen başarılı bir entegrasyon süreci yaşarken, Çeçenistan’da bu süreç ayrılıkçı hareket sonrası savaşa dönüşmüştür. Rus Ordusu, Rusya Federasyonu içerisindeki Çeçenistan topraklarına 1994 yılından 1999 yılına kadar askeri müdahalelerde bulunmuştur. Bu çalışmada da köklerini tarihten almış Çeçen-Rus çatışması bağlamında, Kuzey Kafkas coğrafyasındaki etnik sorunların ve çatışmaların zamanla bu bölgeyi içinden çıkılamaz bir hale getirmekte olduğu ve tarihin tekerrürü sonucu aynı çatışma sarmalına kısa sürede dönüldüğü görülmektedir. Bölgede sürekli devam eden çatışma ortamı, bölgesel ve küresel aktörlerin çatışmaları tırmandıran politikalarıyla sürece dâhil olmaları kalıcı bir çözüm üretilmesini ve bir barış ortamı doğmasını imkânsız kılmakta ve sürekli bir çatışma ortamına zemin hazırlamaktadır. Beyza Gülin Güney Cinius
Çeçen Cihadı ve Çağdaş Dünyanın Sorunları
Zelimhan Yandarbiyev
Nasıl bir savaş yapılıyor bugün Çeçenistan’da? Neden? Kim başlattı bu savaşı? Hangi nedenlerle? Ruslarla Çeçenler arasında mevcut olan sorunun başka çözüm yolu yok muydu? Çeçen İçkeriya Cumhuriyeti 2. Cumhurbaşkanı Zelimhan Yandarbiyev’in bu kitabı, yakın geçmişin analizini yaparak bu soruların ve ikinci Rus – Çeçen savaşının nasıl bitebileceğinin cevabını vermeye çalışıyor. Zelimhan Yandarbiyev Pakmedia Yayınları
Çeçen Şiir Antolojisi
Refik Özdemir
Çeçen Milli Marşı Gece kurt kuzularken çıktık dünyaya Sabah kükrerken arslan, ismimiz konuldu Lailahe illallah Kartal yuvalarında analarımız emzirdi At üstünde kavgayı babalarımız öğretti Lailahe illallah Halk için vatan için yetiştirdi Onlara bir zarar geldiğinde yiğit kesildik Lailahe illallah Dağların şahinleri zaferle yetişti Zorluğun bozgunundan gururla çıktık Lailahe illallah Tunçtan dağlar kurşun gibi erise de Yaşamdan ve savaştan onursuz çıkmayız Lailahe illallah Ey karatoprak her zerren baruttan ağlasa da Hüzünlü bir şekilde sana dönmeyeceğiz Lailahe illallah Hiçbir zaman hiç kimseye pes etmedik biz Ecel veya zaferden biridir seçeneğimiz Lailahe illallah Yaralarımızı ağıtlarla sararken bazılarımız Değerli gözlerimiz maharetle canlanır Lailahe illallah Açlık kıvradırırsa ot yeriz Susuzluk bezdirirse sıkar suyunu içeriz Lailahe illallah Gece kurt kuzularken çıktık dünyaya Halka, vatana ve Allah’a sadığız biz Lailahe illallah Refik Özdemir BİYOGRAFİ.NET
Sufi Ve Komiser
Alexandre Benningsen
Sovyet Rusya’daki müslümanların tarihî ve aktüel durumu birçok kimse tarafından inceleme konusu yapılmakla beraber, o bölgedeki müslüman tarikatlar şu ana kadar yeterince araştırılmamıştır. Elinizdeki eser bu sahada yapılmış en yeni, en geniş, en güvenilir ve en objektif eser durumundadır. Eserde, Rusya’daki müsümanlann yakın tarihine kısaca temas edildikten sonra, Bolşevik İhtilâli’ni müteakiben Sovyet iktidarının oradaki müslümanları sindirmek üzere uyguladıkları son derece zalimane faaliyetler ve bu faaliyetlere karşı müslümanların, özellikle de tarikat mensuplarının gösterdikleri muhteşem direniş büyük bir vukufiyet ve objektiflikle ortaya konmuştur. Kitapta, Rusya’daki mevcut bütün tarikatlar bilhassa sosyolojik açıdan ayrı ayrı incelenmiş, bu tarikatların oradaki müslümanların dînî ve millî kimliklerini muhafazada ne derece aktif bir rol oynadıkları gözler önüne serilmiştir. Ayrıca bu eserde, Rusya sınırları içerisindeki, müslümanların ziyaretlerine konu olan tüm kutsal kabul edilen yerlerin detaylı bir coğrafyası da verilmiştir. Yazarlarının bu sahanın bütün dünyaca kabul edilmiş otoriteleri olmasının yanında, eserin yıllarca süren ve çok büyük nisbette Sovyet kaynaklarına dayanılarak yapılan yorucu ve çetin çalışmanın mahsulü olması ona ayrı bir orijinallik kazandırmıştır. Kısacası, Sovyet esareti altındaki Müslüman Türklerin mevcut emperyalist iktidara karşı yakın geçmişte ve günümüzde, bilhassa tarikatların rehberliğinde verdikleri takdire şayan dînî ve kültürel mücadeleyi anlatan bu kıymetli eserden her müslüman Türk’ün öğreneceği çok şey ve alacağı pek çok ibret vardır. Alexandre Benningsen AKÇAĞ YAYINLARI
Geçmişten Günümüze Kafkasların Trajedisi
Kolektif
“Çarlık Rusya’nın Kafkasları işgali, yerli halktan sağ kalanları yurdundan söküp atarak nüfus yapısını altüst eden uygulamalaı, sürgüne giden Kafkas halklarının uğradığı 2 milyonu aşan kayıp… Bunların tamamını uluslararası hukuktaki karşılığı “soykırım” ve “insanlığa karşı işlenmiş suç”tur. SSCB zamanındaki Çeçen-İnguş, Karaçay-Balkar, Ahıska ve kırımların 1944 sürgünü de aynı kapsamdadır. Ve bu suçlar mevcut Rusya Fedarasyonu tarafından Çeçenistan’da halen işlenmeye devam etmektedir. Kafkasyalıların, 19. Yüzyılın ortalarında zirveye çıkan ve 1864 yılında büyük sürgünle sonuçlanan uğurladıkları soykırımının yararları hala kabuk bağlamadığı gibi, günden güne daha da derinleşmektedir. Mevcut Rus yönetimi, gerçek kendisinin, gerekse silsile yoluyla siyasi mirasçısı olduğu Çarlık Rusyası ve SSCB’nin Kafkas haklarına yönelik işlediği suçların sorumluluğunu artık üstlenmelidir.” Kolektif Kafkas Vakfı Yayınları
Osmanlı Belgelerinde Kafkas Göçleri Adlı Eserin Çeçen Göçü ile İlgili Belgelerinin Günümüz Türkçesine Çevirisi
Vahdet Polatkan
1958 yılında Bozkurt köyünde (Sivas/Şarkışla) doğdu. İlköğrenimine Bozkurt köyünde başlayıp Şarkışla Cumhuriyet İlkokulunda, orta ve lise öğrenimini Şarkışla Ortaokulu ve Lisesinde tamamladı. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. Yurdun çeşitli bölgelerinde Cumhuriyet Savcısı olarak yaptıktan sonra, 2012 yılında Ankara Cumhuriyet Savcısı iken emekli oldu. Aynı yıl noter olarak görev yapmaya başladı, hâlen noter olarak çalışmaktadır. Vahdet Polatkan Karina Yayınevi
Türk Dış Siyasetinde Kuzey Kafkasya Siyasi Muhacereti (1920 – 1971)
Arsen Avagyan
Kuzey Kafkasya’nın batı bölgesinde yaşayan halkların (Yakın Doğu ülkelerinde genel olarak “Çerkes” adıyla anılan Şapsuğlar, Adigeler, Abhazlar, Ubıhlar ve diğerleri), büyük bir kesiminin, anavatan sınırları dışında yaşadıklarından dolayı Ermeniler, Yahudiler veya İrlandalılar gibi diaspora oluşturmuş halklardandır. Çerkesler, günümüzde yaklaşık 40 ülkeye dağılmış olmakla birlikte, en büyük grup Türkiye’de yaşamaktadır. Çerkes azınlığın Ortadoğu bölgesinde ilk ortaya çıkışı, esir ticaretiyle ilgilidir. Çerkes yöneticilerden meydana gelen “Burci” hanedanlığı tarafından oluşturulan Mısır Memlük devleti, Kuzey Kafkasya sınırları dışında bulunan özgün bir “Çerkes” devletine dönüşmüştü. Lakin Kuzey Kafkasya’dan kitlesel zorunlu göç, 60 yıldan uzun bir süre devam eden Kafkasya savaşından dağlıların yenik çıkmasından sonra, XIX. yüzyılın ikinci yarısında gerçekleşmiştir. Arsen Avagyan Belge Yayınları
Bir Avuç Millet: Çeçenler
Vedat Yenerer
Çeçenistan deyince herkesin aklınma ilk gelen kan, kin ve gözyaşı olur. Ardından da Çeçen direnişçilerin kanlı eylemleri gelir. Bu eylemler her zaman medyada geniş yer bulup sansasyonel bir biçimde işlendiği için büyük yankı uyandırır. Örneğin Moskavadaki tiyatro baskını ya da Kuzey Osetyada çok sayıda çocuğun hayatını kaybettiği ilkokul baskını tartışmasız en kanlı terörist saldırılar arasına girmiştir. Vedat Yenerer Andaç Yayınları
Çeçenistan Günlüğü
Asım Güleryüz
Bu kitap, Türkiyeli bir direnişçinin 1999 yılında başlayan 2. Çeçenistan savaşına katılmasıyla cephede tuttuğu notlardan oluşmaktadır. Gürcistan sınırından Çeçenistan’a girmesi ve yaklaşık bir yıl sonra Türkiye’ye dönüş yapmasına kadar geçen süre içerisinde tutulan notlarda; Çeçen savaşı hakkında bilinmeyenler, Çeçen mücahidlerin özellikleri, yabancı mücahidlerin intibak sorunları, Çeçen köyleri ve halkın savaşa bakışı, mücahidlerin kendi aralarındaki ilişkileri, mücahidlerin sahip olduğu silahları, Rusların askeri yapıları gibi konular tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriliyor. Samimi niyetle, sadece Allah rızası için Türkiye’deki ailesini, eşini ve çocuklarını bırakıp cepheye koşan direnişcimizin burada yaşadığı duygusal kırılmaları, gelgitleri, abartısız, riyasız, yalın bir şekilde anlatması, tarihe düşülecek bir not niteliğindedir. Üç aylığına cepheye giden direnişçimiz yolların zorluklarla dolu olması, giriş-çıkıştaki sıkıntılar, Rus bombardımanı ve savaşın acımasızlığı sebebiyle ancak 11 ay sonra dönebilmiştir. Asım Güleryüz Bengisu Yayınları
Ahmet Hacı Kadırov Camii Çeçenistan’ın Kalbi
Meçet - Stroy
Kitapta sözü edilen caminin yapılış serüvenini anlatıyor inşaat sektöründeki firma -Meçet-Stroy- ve taşeronları. Tabii ona teşekkür, buna da teşekkür faslı da var. Orada iş yapmaya ilişkin bazı verilere ulaşılabilir bu kitapla. First Business Dergisinin “Zirvedekiler 2008” ödülü Avrasya’da yılın Mimari Projesi Meçet – Stroy